Saç Ekimi, Saç Dökülmesi Ve Kellik Sorunu Yaşayan Kişiler İçin En Kalıcı Ve Doğal Çözüm Olarak Öne Çıkıyor. Saç Ekimine Karar Verilirken Bazen Aylar Süren Araştırmalar Yapılıyor. Ancak buna rağmen bazen verilen yanlış kararlar sonucu istenilen sonuca ulaşılamıyor ya da farklı sorunlarla karşılaşılabiliyor. Bu nedenle saç ekimi yaptırmadan önce bazı önemli noktalara dikkat edilmesi gerekiyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Saç Ekimi Bölümü’nden Dr. Mehmet Doğruer, saç ekimi yaptıracaklara önerilerde bulundu.
1. Saç ekimi özen ve hassasiyet gerektiren, rekonstrüksiyonu yani hataların düzeltilmesi zor bazen de imkansız bir cerrahi operasyondur. Birincil önemli nokta, bu operasyonun bir ekip işi olması nedeniyle işlemi yapacak olan doktorun ve tecrübeli ekibin seçimidir.
2. Saç ekiminin steril ve tam donanımlı bir hastane ortamında yapılması hem işlemin güvenliği ve sağlığı açısından önemlidir hem de herhangi bir enfeksiyon ya da bulaşıcı hastalık riski anlamında önem taşımaktadır.
3. Saç ekiminde önemli noktalardan biri de natürellik yani doğallıktır. Bu işlemi yapacak doktorun estetik kaygısı bu anlamda önemlidir. Yapılan saç çizgisinin doğal görünmesi, saç sıklığının ve saç yönlerinin yine yaşa ve yüze uygun şekilde belirlenmesi, doktorun kişiye özel doğru planlaması operasyonun başarısının en önemli belirleyicisidir.
4. İdeal greft sayısı ve operasyon yöntemi kavramı yine önemli noktaların başında gelmektedir. Bu kavramın kişiye özel bir kavram olmasını iyi anlamak gerekir. Herkesin saç sıklığı, saç kalınlığı, saçların döküldüğü alanın büyüklüğü, alın açıklığı, donör bölge adı verilen saçların alındığı bölgenin yeterliliği vs. birbirinden farklıdır. Mesela aynı greft sayısının ekildiği iki farklı kişinin sonuçları birbirinden çok farklı olabilir. Bu yüzden greft sayısı belirlenirken hasta özelinde hastaya en doğru greft sayısını belirlemek önemlidir. Hastanın donör bölgesi sonsuz bir kaynak değildir. İleri yaşlarda doğabilecek ikinci seans ihtiyaçlarını da gözeterek greft alınması önemlidir. Operasyonda kullanılacak yöntem de hastanın ihtiyacına göre doktor tarafından kişiye özel belirlenmelidir. Çünkü DHI veya safir yöntemlerinin kişi özelinde avantaj ya da dezavantajları olabilmektedir. Bu kararı verecek olan hastanın operasyonunu yapacak doktordur.
5. Hastaların en çok merak ettiği ağrı ve konfor konusunda ise bu operasyonun tamamen ağrısız bir operasyon olmadığı bilinmelidir. Elbette ki 3-4 dk. süren anestezi bittikten sonra hasta operasyon bitene kadar herhangi bir ağrı hissetmez, hatta bu süreçte dilerse müzik dinleyebilir, film vs. izleyebilir. Bununla birlikte yeni geliştirilen ve bizim de uyguladığımız bazı ön anestezi teknikleri ile maksimim 3-4 dk’lık ağrı sürecindeki ağrıyı da %30-40 civarında azaltabilmekteyiz. Yine sedasyon dediğimiz yöntemle de ağrısız şekilde operasyon yapabilmekteyiz.
6. Önemli noktalardan biri de operasyon sonrası hekime ulaşılabilirliktir. Türkiye bu anlamda dünyanın en önde gelen saç ekimi merkezi olmasına rağmen bu sektörde bizzat bu operasyonu yapan doktor sayısı bir elin parmaklarını geçmez denilecek sayıda azdır. Bu yüzden operasyon yaptıracağınız doktorun bizzat operasyona girdiğinden emin olmak ve operasyon sonrası ona ulaşabilmek, sorularınıza anında cevap bulabilmek yani ulaşılabilirlik ve operasyon sonrası sürecin sağlıklı takibi de oldukça önemlidir.
7. Operasyon sonrası bakım süreci bilgilendirmesi ve hastanın günlük ve aylık belli periyotlarda takibi ve süreçte saçların gelişimini destekleyecek ek işlemler olan PRP ve mezoterapi gibi tedavilerin planlanması ve yine saçların gelişimi aşamasında gerekli yönlendirmelerin yapılması da operasyon kadar değerlidir.
8. Kış aylarında saç ekimi yaptıranların ilk hafta özellikle saçlarını yağmurdan korumaları gerekmektedir.
9. Özellikle kış aylarında operasyon sonrası uygun bir şapka takılması önemlidir. Havalar soğuduğu için hastalar tarafından sık sorulan bir soru da bere takılıp takılamayacağı ile ilgilidir. Saç ekimi sonrası en azından ilk 15 gün bere takılması önerilmemektedir.
